Mutlu Evliliğin 7 Tılsımı

Psikoloji

35 mutlu evli çiftle yüz yüze yapılan derinlemesine görüşmeler sonunda, mutlu evliliklerin temelinde 7 özellik bulunduğu gözlemlenmiştir.

Uzm. Aile Dan. ELİF FIRAT

20 Ekim 2025

Okuma Süresi

10 dk

Güncellenme Tarihi

20 Ekim 2025

Okuma Süresi

10 dk

Güncellenme Tarihi

20 Ekim 2025

İÇİNDEKİLER

35 mutlu evli çiftle yüz yüze yapılan derinlemesine görüşmeler sonunda, mutlu evliliklerin temelinde 7 özellik bulunduğu gözlemlenmiştir.

1. Doğru kişiyle evli olduklarını düşünüyorlar.

2. Birbirlerinin farklı taraflarını biliyorlar ve bunu yönetebiliyorlar.

İdeal olan, evlenecek çiftlerin aynı sosyo-kültürel ve ekonomik şartların çocukları olmalarıdır. Aralarındaki yaş farkının çok olmaması idealdir. Fakat bunun dışındaki durumlarda da mutlu evlilikler yaşanabilir. Yaşanacak zorlukların farkında olmak ve hazırlıklı olmak önemlidir.

Her sosyo-ekonomik grup kendine özgü giyim, yeme, eğlenme, harcama alışkanlıkları geliştirir. Bu alışkanlıklardaki olası farklar, ilk tanışma heyecanıyla fark edilmeyebilir. Ancak bu farklar kısa sürede konuşulmazsa, uzun vadede ilişkide önemli hasarlara neden olabilir.

Mutfak alışkanlıklarınız, yeme alışkanlıklarınız, beslenme tarzlarınız, iştahlarınız uyuşuyor mu?

Kimse kimseyi değiştiremez; kişi isterse ancak kendini değiştirebilir.

“Bir insanı keşfetmenin heyecanını duymadığınızda”, anlamanın yerine beklentiler, yorumlar ve yargılar devreye girer. Bu da görüşün azalmasına, gönülde mesafelere neden olur.

3. Aralarında nasıl tartışacaklarını biliyorlar ve bunu birbirlerini incitmeden yapabiliyorlar.

Çatışma çözme yöntemlerini öğrenmişlerdir; hayata olumlu yönleriyle bakarlar.

Karşısındakini olduğu gibi kabul edip değiştirmemeye çalışmak ya da orta bir yol bulmak önemlidir.

Asıl olan, geçinmeye gönüllü olmaktır. Orta yol için kendini hazırlamak gerekir. Kadın beyninin ve erkek beyninin nasıl çalıştığını bilmek, her problemi çözemeyeceklerini kabul etmek… Bazı konular çözümsüz kalacak ancak ortak bir nokta bulunacak ve bu sorunlar konuşulmaya devam edilecektir.

4. Küs yatağa girmiyorlar; yataklarını hiçbir surette ayırmıyorlar.

Tartışma seyri kötüye gittiğinde 30 dakika ara veriyorlar. Yetmezse birkaç saat, yine yetmezse bir gece üstüne uyuyorlar.

Ama ertesi gün mutlaka o konuyu konuşuyorlar.

Konuşurken kişiliğe veya ailelere saldırmıyorlar; tek bir konu üzerinde kalıyorlar.

“Ben dili”ni kullanıyorlar. Kelimeleri negatif anlam yüklü olmuyor.

5. Birbirlerini çekici buluyorlar ve cinsel hayatlarını sürdürüyorlar.

Bu çiftler her zaman kendilerine bakıyorlar, eşlerini şaşırtmayı seviyorlar.

Yalnız eşleri için kullandıkları özel kokuları var.

Eşlerinin sevdiği renkleri, onun için özel olarak giyiyorlar.

Cinsellikten ne anlıyorsunuz? Cinsellikten aynı şeyi mi anlıyorsunuz?

Korku kültüründe cinsellik, güçlünün bedensel arzularının yerine getirilmesi olarak anlaşılır.

Değerler kültüründe ise cinsellik, iki insanın tüm varoluşunun bir ifadesidir.

Her iki taraf da bilir ki cinselliğin kutsallığını kaybetmesi, hayatı zorlaştırır.

6. Hayatın çeşitli alanlarında çıkan sorunlarda, aralarında konuşup uzlaşabiliyorlar.

Aileler arası ilişki nasıl olacak?

Her birimizin ilişkiye getirdiği “ekipte” kimler ne derece var olacak?

Anne, baba, kardeş, dayı, amca, hala, yeğen, dostlar… Siz evlenince bir yere gitmeyecekler; hayatınıza anlam katmaya devam edecekler.

Önemli soru: Hayatınızda siz ne kadar söz sahibi olacaksınız, ekibiniz ne kadar söz sahibi olacak?

Bu konuda açık açık konuşmazsanız, ileride çok sorun yaşayabilirsiniz.

Çok söz sahibi olmak da, hiç söz sahibi olmamak da sorun yaratabilir.

“Yeteri kadar” olmalılar. Peki, bu yeteri kadar kim belirleyecek?

Elbette siz belirleyeceksiniz.

Cinsel yaşamın sıklığı ve içeriği

Cinsel yaşam tabu olmamalıdır.

Ne kadar sıklıkta yaşanacak, tarzı ve tavrı nasıl olacak, kim neden hoşlanır ya da hoşlanmaz — bunlar açıkça konuşulmalıdır.

Cinsellik önceden planlanabilir: Ne giyilecek, ağır makyaj uygun mu, zamanı ve sıklığı ne olacak?

Çocukların eğitiminin nasıl olacağı

Evliliğin öğrencisi olmak gerekir.

Korku kültürü içinde yetişmiş biri, yaşamı keşfetme merakı içinde değil; denetleme kaygısı içindedir.

Tanışma sürecinde şu soru önemlidir: “Biz evliliğimizin ve birbirimizin öğrencisi olmayı kabul ediyor muyuz?”

Çocuktan önce birbirinin öğrencisi olma durumu önemlidir.

Bu, ileride çocuk yetiştirmede de büyük önem taşır.

Birbiriyle yarışan anne babalar maalesef çocuk yetiştirmede başarısız olurlar.

Aynı tarafta olmalı ve bunu çocuğa da hissettirmelidirler.

Eve giren paranın nasıl yönetileceği

Para konuşulmalıdır.

Örnek: Kadın diyor ki, “Kocam eve bakmakla yükümlü; bana maaşımı bile soramaz. Ben kendi yatırımımı yaparım, karışamaz.”

Ya da adam, kadının bütün parasına el koyuyor.

Ev işlerinin nasıl ve kimler tarafından yönetileceği

Ev işleri çoğu zaman hiç konuşulmuyor.

Oysa sonradan büyük problemlere yol açabiliyor.

Boş zamanların nasıl geçirileceği

Birbirlerine zaman ayırıyorlar, planlama yapıp dışarı çıkıyorlar.

Beraber atölyelere katılıyorlar, birbirlerinin isteklerini önceliyorlar.

Haftanın belli günleri “etkinlik günü” olarak belirlenmiş.

Beraber yemek yapıyorlar: Dünya mutfağı, yöresel mutfaklar…

Biri alışveriş yapıyor, diğeri pişiriyor — ya da birlikte yapıyorlar.

Sinema günü düzenliyorlar: Mısır patlatıyor, içeceklerini alıyorlar.

Müzik dinliyorlar: Mum ışığında, bitki çayı içerken.

7. İyi arkadaşlık kurabiliyorlar.

Eşleriyle beraber olmaktan kaçmıyorlar; aksine, bunun için fırsatlar oluşturuyorlar.